Page 57 - SHMA 18. Sayı
P. 57
Temple’ın yaz tatili için teyzesinin çiftliğine gitmesi,
onun hayatındaki en önemli dönüm noktalarından
birisidir. Çünkü onun hayvanlara yönelik gözlemleri,
ileride yapacağı başarılı proje ve çalışmalara ilham
kaynağı olur. Örneğin, otizmli çocukları rahatlatmak
için kullanılan “sarılma kutusu” Temple Grandin’in
çiftlikteki bir aletten esinlenerek hazırlamış olduğu bir
cihazdır. En yakınları da olsa insanlar tarafından
bedenlerine dokunulmasından huzursuzluk duyan
otizmli bireyler, bu cihaz sayesinde sarılma
gereksinimlerini karşılayarak sakinleşmekte ve Uluslararası Otizm Kongresine katılarak başka otizmli
güvende hissetmektedir. Temple’ın hayvanlara olan bireylere ve onların ebeveynlere deneyimlerini
özel ilgisi de çiftlikte kaldığı süreçte daha fazla aktarması, onun bu mücadeleye ne kadar önem
belirginleşmeye başlar. Kahramanımız, diğer verdiğini göstermektedir.
insanlardan farklı olarak hayvanları daha iyi
anlamaktadır. Bu sebeple onun yüksek lisans tezi de Filmde anlatılan dönemde nöro-çeşitlilik kavramının
sığırlar ile ilgili bir çalışma olur. Temple yaptığı işlerlik kazanmasına henüz çok zaman olduğu bir
gözlemler neticesinde, sığır çiftliklerinde ve gerçektir. Bu nedenle filmde yer alan önemli
kesimhanelerde insan eliyle gerçekleştirilen hatalı detaylardan birisi, toplumdaki yaygın olan bakış
uygulamaların düzeltmesine yönelik adeta devrim açılarına ve etiğin sınırlarına yapılan vurgudur.
niteliğinde projeler hazırlar. Üniversitede okuduğu sırada Temple’ın yurttaki oda
arkadaşı görme engelli bir bireydir. Bir sahnede
Filmde kapı simgesinin önemli bir metafor olarak Temple arkadaşına şöyle der: “Biz aynıyız. Sadece
kullanıldığı göze çarpmaktadır. Temple’ın fen senin seslerin, benim resimlerim var.”
öğretmeninin bir gün cesaretlendirici bir söz (https://www.oced.org.tr/kalp-gozu/). Temple, dünyayı
söylemesi üzerine Temple, karşılaştığı sorunları bir sözlerle değil resimlerle algılamaktadır. Dolayısıyla
kapı gibi görmeye başlar. Dolayısıyla harekete Temple’ın farklılıkları vardır fakat bunlar birer eksiklik
geçerek eşikten geçtiği zaman bu sorunları atlattığına değildir. Temple’ın annesi ve öğretmeni de bu
inanmaktadır. Ayrıca onun normal hayatta da bazı durumun farkındadırlar. Temple’ın annesiyle
kapılardan geçmeye korkması, yapılan bu öğretmeninin her koşulda ona inandığını
benzetmeye gönderme yapmaktadır. Filmde hissettirmeleri, onun yeteneklerini fark edebilmesinde
doktorun, Temple’ın kliniğe yatırılması gerektiğini önemli rol oynamıştır. Sosyal hizmet uygulamalarında
söylemesi, geçmişte otizmli bireylere nasıl bir hizmet kullanılan ve pozitif yaklaşımlar içerisinde yer alan
sunulduğunu gözler önüne sermektedir. Temple güçler perspektifi de tam olarak buna değinen bir
üniversiteden 1970 yılında mezun olmuştur. Özellikle yaklaşımdır. Son olarak, filmde otizmli bireylerin
o dönemde Temple hem kadın olması hem de otizmli ailelerinin ve öğretmenlerinin destekleyici tutum
bir birey olması sebebiyle zor anlar yaşamıştır. Bu sergilemelerinin, otizmli çocukların sağlıklı bir şekilde
sebeple filmde dikkat çekici bir diğer husus, Temple’ın gelişebilmesi açısından ne kadar önemli olabileceği
o dönemin tüm bu olumsuz şartlarına rağmen güçlü aktarılmaktadır. Bu nedenle filmde sıklıkla “çevresi
kalabilmesidir. Çoğu zaman toplum tarafından okul, iş içinde birey” yaklaşımına dikkat çeken mesajlar
ve sosyal hayatında küçümseyici tavırlara maruz verilmektedir.
kalsa da o asla pes etmeyerek kendini gerçekleştirme
yolunda mücadele etmeye devam etmiştir. Temple’ın Kaynakça: https://www.oced.org.tr/kalp-gozu/
SAYFA 56 • SOSYAL HİZMET MAGAZİN • FİLM ANALİZİ • ARALIK 2022