Page 54 - SHMA 18. Sayı
P. 54
Kitabın hemen başlarında kar ile ilgili bir hikâye vardı, İçinde bulunduğum açmazı anlatabiliyor muyum?
belki de bu yüzünden bu kitap beni böylesine sarıp Benim çocuğumun hiçbir özel yeteneği yoktu. 9-10
sarmaladı. Benim oğlum da kış ayları gelip havalar yaşına gelmişti hala konuşamıyordu, kendini ifade
soğuduğunda kar yağsın diye bekler. Şu anda, bu edemiyordu. Ben ise hayal kuruyordum; konuşsa
yazıyı yazdığım Kasım ayında her sabah kalktığında aslında süper zekâ olduğu anlaşılacaktı. İletişimin ilk
bana ‘anne kar yağıyor’ diyerek beklentisini ayak sesleri melodiler ile gelmeye başladığında ise bu
anlatmaya çalışıyor. Sanıyorum kitabın 10. çocuk mutlak kulak dedim.
Sayfasındaydı; kitabın kahramanı olan otizmli
çocuğun da kar yağdığında ne kadar mutlu Boş hayallerdi bunlar ve yıllar böyle geçti. Tüm bu
olduğundan bahsediliyordu. kitapları okurken aslında şöyle düşündüm. Bir
otizmlinin sadece bir insan olduğu için yaşamda bir
Kitabı beğenmeme sebep olan başka bir etken de yer edindiği bir kitap niye yok? Onu ben mi
hikayedeki ne otizmli ne de diğer çocukların hiçbirinin bulamıyorum? Uzun süre araştırdım. Bulamayınca
dahi olmaması; hiçbirinin çok ‘özel’ bir tarafı yok. hatta bu tarz kitaplara küstüm, okumadım. Ta ki bir
Sevilmelerinin dışında belki. Sevgi dolu bir kitap bu. arkadaşım bana Nihal hanımın kitabını verene kadar.
Bundan önce de bolca otizmle ilgili kitap okudum. Bana kitabı hediye eden arkadaşımın otuzlu yaşlarda
Genellikle profesyonellerin alanla ilgili hazırladığı otizmli bir oğlu var. 2018’de Kent Konseyi aracılığıyla
kitaplardı bunlar. Ama onlar daha çok otizmi yollarımız kesişti. Gerek hekim kimliği gerekse
anlamaktan ziyade bir otizmliye nasıl yaklaşmam ve insanlara özeni sayesinde her zaman bana
onu nasıl eğitmem, bir de yaşantımızı nasıl yolgösterici oldu. Deneyimlerini aktardı, önümdeki
düzenlememiz gerektiği ile ilgiliydi. Gerekli donanıma taşları gösterdi. Ne zaman oğlum için şunu yapmaz,
sahip olmadığım için bu tip kaynaklardan yeteri kadar bunu yapamaz desem, o, senin aklındaki ‘reddiyeler’,
faydalanamadım. Böylece benim gibi annelerin dedi hep. Bu cümlenin ilk zamanlar beni sinir ettiğini
tecrübelerini yazdığı deneme ya da roman gibi kabul etmeliyim. Ama onun o bilgisi, tecrübesi
kitapları okumayı tercih ettim. Ama orada da başka bir tamamen arkamı dönüp gitmemi de engelledi ve
sıkıntı vardı. Kitabın otizmli kahramanlarının tamamı sonunda gerçekten de kendi aklımdaki ‘reddiyeleri’
ya süper zekaydı ya da çok özel yeteneklere sahipti. gördüm.
Bu sayede yaşamda bir yerler ediniyorlardı. Sonu da
mutlu bitiyordu. Ama sebebi onların o süper Böylece pandemi dönemin bütün zorluklarına rağmen
yetenekleriydi. İÇERLEDİM ... oğlumla yeni, başarılı denemeler yaptık. Bu nedenle
arkadaşıma teşekkür ederim. AMA bu kitap için bir
teşekkür daha ederim.
Dedim ya, burada süper zekâ bir çocuk yok. Sadece
veli toplantısında bir annenin file çoraplı bacaklarına
yapışan bir çocuk var. Bütün derdi aslında bacaklar
değil, çarpı işaretine benzettiği file çoraplar.
Yazıma başlarken bu kitap sevgi dolu demiştim ya,
evet, cidden de öyle. Hikâyede otizmli Ege'yi anlama
çabası içinde olan bir arkadaşı var. Gerçi
anlamadıkları için Ege'yi dışlamaya çalışan sınıf
arkadaşları ve onların velileri de var. Yine de Ege’nin
SAYFA 53 • SOSYAL HİZMET MAGAZİN • DÜŞÜNCE KİTAPLIĞI • ARALIK 2022